Büyük bir mücadelenin ürünü olan Dünya Kadınlar Günü, kadınların sürdürdükleri mücadelenin bir nişanesi olarak tarihe adını yazdırmıştır. Hayatın her alanında sonsuz emekleri bulunmasına rağmen susturulan ve bastırılan kadınların seslerinin duyurulmasında öncülük eden bu özel gün dünyanın birçok noktasında kadınların birlikteliğinin bir sembolü olarak görülüyor.
8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün Tarihi
Kadınların mücadelesi tarihin her döneminde kendini göstermeye çalışsa da 19. yüzyıla kadar istenilen ses bir türlü duyurulamamıştı. Kadınların direnişi bu tarihe dek susturulmuş veya cılız bir şekilde duyulmuştur.
Ancak Dünya’nın değişimi ile birlikte emeğini daha da ortaya koyan birçok kadın çalışma koşulları ve maaş eksikliğini protesto etmek üzere 1857 yılında New York’taki bir dokuma fabrikasında çalışan kadınlar direnişin ilk fişeğini atmıştı. Ancak fabrikanın greve müdahale etmesi sonucunda 123 kadın hayatını kaybetti.
Amerika ve Avrupa’da dalga dalga yayılan isyan, 20.yüzyılın başında özel bir gün olarak ilk defa Amerika’da kutlanmaya başladı. Daha sonra Avrupa ve ülkemizde de kutlanmaya başlayan 8 Mart Dünya Kadınlar Günü, tüm kadınlara armağan edilmiştir.
1975 yılında ise Birleşmiş Milletlerin aldığı karar neticesinde tüm dünyada uluslararası olarak kutlanmaya başlanmıştır.
Türkiye’de 8 Mart Dünya Kadınlar Günü
Türkiye’de Kadınlar Günü resmi olarak 1975 yılından itibaren kutlanmaya başlamıştır. Ancak gerek Osmanlı gerek Cumhuriyet Dönemi’nde çeşitli gruplar basın yoluyla kadın hakları konusunda toplumu bilinçlendirmeyi amaçlamışlardır.
Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk yıllarında ise Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde başlatılan devrimlerin birçoğunda kadınlar için büyük değişimler bulunuyordu.
Kılık kıyafet düzenlemesi, medeni kanunda kadın ve erkek eşitliğinin kanun olarak yer alması ve henüz birçok Avrupa ülkesinde olmayan seçme ve seçilme kanunu bu düzenlemeler arasında sayılabilir.
Cumhuriyet’in ilk yıllarından itibaren kadın eğitimine büyük önem veerilmiş ve bu dönemde birçok kadın doktor, bilim insanı, hukukçu ve politikacı yetişmiştir.
Günümüzde ise geçmişten bugüne uzun bir yol kat eden Türkiye’de kadın haklarının varlığı her geçen gün çok fazla farkındalık kazanıyor. Ülkemiz topraklarında 1921’den bu yana kutlanan 8 Mart Dünya Kadınlar Günü, bugünlerde iş, sanat, spor dünyasının sponsorluğu ile çok daha gür bir sesle kutlanıyor.
Ayrıca 2015 yılında ülke programına alınan Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerinde de cinsiyet eşitliğinin sağlanması ve sürdürülmesi ilk sıralarda yer almaktadır.